21.10.2009 CNN Türk
Almanya Doğayı Koruma Vakfı, Ekolojik Araştırmalar Enstitüsü ve Gelecek Araştırmaları Enstitüsü tarafından hazırlanan “Alman modeli-2020’ye kadar iklimin korunması” adlı araştırma Berlin’de kamuoyuna tanıtıldı. “Yes, we can (evet, yapabiliriz)!" Almanya’da önde gelen araştırma kurumları tarafından hazırlanan iklim araştırması “Model Almanya”nın verdiği mesaj bu sözlerle özetlenebilir. Araştırma, Almanya’nın geliştirilen üç modelden birini uygulaması halinde, karbondioksit salınımının 1990’daki seviyesine göre yüzde 95 oranında azaltılabileceğini ortaya koyuyor; üstelik yaşam kalitesinde herhangi bir kayba uğramadan.
Uzmanlar, 499 sayfalık araştırmada grafikler, tablolar ve örnek olaylar yardımıyla konuyu ayrıntılı biçimde işliyorlar. Araştırma, bugün 11 ton olan kişi başına karbondioksit salınımının 2050 yılına kadar 300 kiloya indirilmesi için ekonomide, toplumda ve siyasette ne tür değişiklikler yapılması gerektiğini gözler önüne seriyor.
İlk olarak, Almanya’da iklimi korumaya yönelik çabaların devam ettirilmesi için ne kadar karbondioksit tasarrufu yapılması gerektiği hesaplanmış. Geleceğe dair öngörülerde bulunan Prognos Enstitüsü’nden Almut Kirchner, şöyle konuşuyor:
“Bu araştırmalar sonucu, hedeften giderek uzaklaştığımız ya da şu anda da zaten çok uzakta olduğumuz ortaya çıktı. Biz 2050 yılına kadar ancak zararlı sera gazları salınımını yüzde 45 oranında azaltabiliyoruz. Bu bizim içim çok ilginç bir sonuçtu, bu sonuçtan yola çıkarak araştırmalarımızı derinleştirdik.”
Zamanlamanın önemi
“Alman Modeli” araştırmasını yürüten uzmanlardan Felix Matthes, önemli olanın doğru anda harekete geçmek olduğunu belirtiyor. Uzman, karbondioksitin daha çok eski sistemlerden ve yapılardan açığa çıktığını belirtiyor. Uzman buna eski elektrik santrallerini, binaları ve ulaşım altyapılarını örnek gösteriyor:
“Eğer büyük oranda karbondioksit açığa çıkaran sistemler zamanında yenilenmezse karbondioksit salınımının azaltılması ya çok pahalı olacak ya da imkansız. Yani bir evin zaten yalıtım ihtiyacı varsa, yalıtım yapılmalı. Demiryolları alt yapısının en az 10 yıl önceden değiştirilmesi gerekiyor. Elektrik santralleri ise zaten yenilenmesi gerekiyorsa başka santraller ile ikame edilmeli.”
Matthes bunu “doğru zamanlama yasası” olarak adlandırıyor. Uzman şimdiden bazı adımlar atılmaması ve 2045’e kadar beklenmesi halinde, 2050 hedeflerine ulaşmanın mümkün olmayacağını söylüyor. Zira, karbondioksit emisyonunun azaltılması çoğunlukla altyapının zamanında değiştirilmesine bağlı.
"Yenilenebilir enerjilere ağırlık verilmeli"
Uzman Matthes Almanya’da karbondioksit salınımından tasarruf etmenin en uygun yolunun ise yenilenebilir enerjilere ağırlık verilmesi olduğu görüşünde. Yani elekrik üretiminde, ulaşımda ve binaların ısıtılmasında artan oranda yenilenebilir enerjilerden faydalanılması gerekiyor.
Ayrıca uzman, binalarda ve elektrikli aletlerde enerji verimliliği ve enerji tasarrufu önlemleri alınmasının da vazgeçilmez nitelikte olduğunu belirtiyor. Uzmana göre şayet bütün bunlar kararlılıkla uygulanırsa, Almanya karbondioksit salınımını yüzde 60 oranında azaltabilecek.
"Et tüketimi azaltılmalı"
Uzman Felix Mathhes'e göre, atmosfere zararlı sera gazları salınımının azaltılması için tarım sektöründe alınabilecek önlemlere yeterince dikkat edilmiyor. Ayrıca, “neden daha az et yemiyoruz” diye de soruyor Felix Matthes: “İnekler yüksek miktarda metan gazı çıkarıyor. Metan çok etkili bir sera gazı, karbondioksitten 21 kat daha etkili. Gelecekte et tüketimini de sağlıklı bir orana indirmek zorunda kalacağız.”
Haberin sayfasına ulaşmak için
Erasmus AI, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlamak amacıyla geliştirilen ve bu alanda ilk...
Bilim insanları yıkılan binalardan elde edilecek çimentoyu geri dönüştürebilecek bir yöntem...
Antik Antarktika buzunun ayrıntılı kimyasal analizi yapıldı. Buna göre günümüzün atmosferik artış...
Mammoth adı verilen ve kendi kategorisinde en büyük yapı olarak lanse edilen yapı faaliyete geçti.
Morgan Stanley'nin raporuna göre, küresel veri merkezlerinin enerji tüketimi hızla artıyor ve bu...
Avrupa'daki UNESCO Mirası alanları, iklim değişikliği nedeniyle yok olma riskiyle karşı karşıya.
Bozcaada Caz Festivali, adada yarattığı ekonomik ve sosyal etkinin yanı sıra geliştirebileceği Caz...
2040'a kadar sera gazı emisyonlarını %90 azaltmayı hedefleyen AB, iklim değişikliğiyle küresel öncü...
TSKB, depremden etkilenen firmaların yeşil yatırımlarını desteklemek...
TSKB, Hollanda merkezli bağımsız veri şirketi Equileap tarafından yer...
Çevre için 5 basit öneri
Çevreci yaklaşımlar sayesinde dünyanın daha iyi bir yer halini alması mümkün.
Daha iyi bir dünya için yapay zekâ
Çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakabilmek için teknolojiden nasıl yararlanırız?
Enerji Verimliliği
Enerji verimliliği projelerini destekleyerek dünyanın geleceğine yatırım yapıyoruz.
Kutup ayılarının nesli tükeniyor mu?
Kuzey Kutbu'nda deniz buzlarının hızla erimesi, kutup ayılarının neslinin 80 yıl içinde tükenmesine yol açabilir.
"cevreciyiz.com Türkiye’nin sürdürülebilir bankası TSKB tarafından desteklenmektedir. "
Copyright © 2013