YUKARI

Haberler

Eklenme Tarihi: 06 Haziran 2008

Karadeniz 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Alarm Veriyor.

  • KarDoğa Federasyonu 5 Haziran Dünya Çevre Günü Basın Bildirisi

    Dünyanın en önemli iç denizlerinden biri olan Karadeniz 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde alarm veriyor.

    432 bin km2 yüzey alanı ve 2 milyon km2 drenaj alanı ile 17 ülkenin atıklarını toplayan Karadeniz, can çekişiyor. 4 bine yakın canlı türünün yaşadığı tahmin edilen Karadeniz için yapılan tüm çalışmalara rağmen ulusal ve uluslararası boyutta yaşanan çevre sorunları, bu büyük iç denizde yaşamı bitirmek üzere.

    1400 km kıyı uzunluğu ile Karadeniz’e kıyısı olan ülkeler içinde en uzun kıyı şeridine sahip olan ülkemizin bu bölgesinde yaşanan çevre sorunları, genel kirliliğin yükünü daha da arttırmakta. Hopa’dan İğneada’ya kadar kıyı şeridimiz ve kıyıya ulaşan akarsularımızın vadilerinde yaşanan çevre sorunları, doğrudan bu denizi de etkilemektedir.

    Sakarya, Kızılırmak, Yeşilırmak, Çoruh gibi akarsuların Karadeniz’e getirdikleri kirlilik, maden ocakları, enerji yatırımları, Karadeniz Otoyolu, katı atık ve atık sular gibi bir çok genel sorunun yanında yerel çevre sorunları da artarak devam etmektedir.

    Karadeniz’de doğudan batıya çevre sorunları incelendiğinde bir çok ortak sorunun varlığı görülebilmektedir.
    Artvin Cerattepe’deki madencilik faaliyeti mahkeme kararı ile şimdilik durdurulmuş olsa da bir “talan” yasası olan mevcut Maden Yasası ile tekrar faaliyete geçmesi büyük ihtimaldir.

    Murgul’daki madencilik faaliyetinin Çoruh’u kirletmesi devam etmektedir.

    Borçka barajının bir çöp barajına dönüşmesi an meselesidir.

    Yusufeli tıpkı Hasankeyf’te olduğu gibi hem kültürü hem de doğal kaynaklarıyla boğulmak istenmektedir.

    Küçük Hidroelektrik santrali projeleri ile derelerin ekolojik dengesinin altüst edilmesi isteği ve tehlikesi devam etmektedir.

    Katı atıkların düzensiz depolanmasından doğan sorunlar devam etmektedir.

    Vahşi depolamaya örnek oluşturması beklenen Trabzon-Rize Düzenli Katı Atık Depolama Tesisi bile gerektiği gibi işletilememektedir.

    Kanalizasyonların hiçbir arıtmaya tabi tutulmadan denize verilmesi devam etmektedir.

    Çarpık kentleşme her noktada devam etmektedir.

    Yaylaların betonlaşması adeta teşvik edilmekte ve bu alanlar hızla yozlaşmaktadır.

    Tarımda kullanılan gübre ve zirai mücadele ilaçları nedeniyle oluşan kimyasal kirlilik verimli tarım topraklarını, içme suyu kaynaklarını, akarsuları ve nihai olarak Karadeniz’i zehirlemekte, tüm diğer tarım ürünleri gibi bu yolla zehirlenen balıklar soframıza kadar ulaşmaya devam etmektedir.

    Bölgeye kalitesiz yakıt girişleri (özellikle kömür) devam etmekte, buna bağlı olarak hava kirliliği büyük boyutlara ulaşmaktadır. Yörede en az Çernobil kazası kadar etkili bir hava kirlenmesi söz konusudur.

    Bölge ormanları hızla yok olmakta, bir zamanlar dünyada koruma öncelikli bölgeler arasında yer alan orman alanları artık eski karakterlerini yitirmektedir.

    Vahşi turizm ve vahşi avcılık nedeniyle Karadeniz’in çatısı olan yüksek alanlarda biyolojik türler gün geçtikçe azalmaktadır.

    Hiçbir denetime tabi tutulmadan işletilen taş ocakları doğanın bağrında onarılamaz yaralar açmaya devam etmektedir.
    Karadeniz Sahil Yolu ile Karadeniz’in bir parçası olan Karadeniz insanı ile denizi arasındaki sevgi bağı da kopartılmıştır.  Sona erdirilen insan-deniz ilişkisinden sonra şimdi de yaylalar arasında yapılmasından söz edilmeye başlanan yol ağlarıyla yüksek dağ kesimlerinde yaşayan insanların doğal yaşam alanları bozulacak, kültürleri yozlaştırılacaktır.
    Devam eden ve önlem alınması konusunda hiçbir çaba gösterilmeyen tüm bu sorunlar karşısında kutlayacağımız bir “çevre günü” varsa buyurun o zaman hep birlikte kutlayalım;  5 Haziran Dünya Çevre Günü’nüz Kutlu Olsun.

    KarDoğa Federasyonu: TÜRÇEK, SAMDOK, DYHKD, ODAD, GDDK, KARÇEV, TEDAK, KDRK, YARD
    www.kardoga.org

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu