31.10.2009 Radikal
MUĞLA - Akdeniz’de yer alan 14 ülke ‘deniz kıyılarını korumak’ için iki yıl önce hazırlanan protokole taraf oldu. Fransa, Slovenya, Hırvatistan gibi ülkeler ‘Bütünleşik Kıyı Alanları Yönetimi’ (BKAY) Protokolü adı verilen sözleşmeyi imzalarken, Türkiye protokole ‘şimdilik’ taraf olmamayı tercih etti. Protokol, öngörüyor. Çevre ve Orman Bakanlığı’nın yetkilileri ‘Protokolü imzalamadık ama ruhunu benimsedik’ derken, kıyılara yapılaşma yasağı gibi yaptırımlar getiren protokole taraf olmama gerekçelerini de şöyle sıraladı: ‘Bazı çekinceler, etki analizlerinin yapılmaması, uzayan prosedürler...’
Kıyı Günü’ne ev sahipliği
Birleşmiş Milletler, 2007’de aldığı bir kararla Akdeniz’e kıyısı bulunan ülkelerde 24 Ekim’i ‘Dünya Kıyı Günü’ ilan etti. Kıyı Günü, bu yıl Akdeniz’e kıyısı bulunan ülkelerin katılımıyla Türkiye’de kutlandı. Datça ve Marmaris’te 24 -25 Ekim’de kutlanan etkinliklere Akdeniz’e kıyısı bulanan sekiz ülkenin temsilcileri geldi. Türkiye’den de Çevre ve Orman Bakanlığı Müsteşarı Hasan Zuhuri Sarıkaya’nın yanı sıra Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) Genel Müdürü Fevzi İşbilir, Özel Çevre Korama Alanları Başkanı Ahmet Özyanık, çevre bakanlığından çok sayıda uzman ve bölgedeki yerel yöneticiler, denizlerin korunması üzerine çalışmalar yapan TURMEPA ve çok sayıda da sivil toplum örgütü katıldı.
Fransa, Slovenya, Kıbrıs, Hırvatistan, Fas, Karadağ, Bosna Hersek ve Mısır’ın katıldığı ‘Kıyı Günü’nde, ülke temsilcileri, BKAY Potokolü ve kendi ülkelerindeki kıyı korumalarına yönelik çalışmaları anlattı. Türkiye adına konuşan Çevre Bakanlığı yetkilileri, protokole Türkiye’nin henüz taraf olmadığını açıkladı. Bunun gerekçeleri de, ‘protokolde yer alan bazı maddeler, etki analizinin yapılmaması’ olarak açıklandı. Ancak Türk yetkililer, protokolün ruhuna uygun hizmetler yapıldığını belirtti.
KAY Protokolü 1 Ocak 2008’de imzalandı ve protokole 14 ülke taraf oldu. Protokolün amacı, özellikle turizm ve yoğun yapılaşma tehditi altında olan Akdeniz kıyılarını korumak. Bunun için de, kıyı alanlarında 100 metre içeriye kadar yapılaşma engeli gibi çeşitli yaptırımlar öngörülüyor. Bu konuda da özellikle yerel yönetimleri harekete geçirmeyi hedefliyor. Protokole, Türkiye gibi Mısır ve Karadağ da taraf olmadığını açıkladı.
TURMEPA Genel Müdürü Levent Ballar, Türkiye’nin BKAY Protokolü’ne taraf olmamasının temel nedenin yetki konusundaki çokbaşlılık olduğunu savundu:
“Konu çevreyse, yetki Çevre Bakanlığı’nda olmalı. Fransa, Slovenya gibi bir ülke bu protokolü imzalıyorsa Türkiye’nin de mutlaka imzalaması gerekir. Türkiye kıyı koruma konusunda çok kötü durumda değil. Özel Çevre Koruma Alanları oluşturarak büyük adım attı. Koruma kullanma esasları belirlendi. Mavi kartla artık Muğla karasularındaki tüm teknelerin atıkları elektronik ortamda kontrol ediliyor. Tüm Akdeniz kıyı ülkeleri aynı anda hareket etmek zorunda. Avrupa Birliği uyum sürecinin ‘çevre’ başlığı sanılanın aksine çok daha zor geçecek. Çünkü çevre konusu ekonomiyle alakalı. Ekonomik özgürlük olmadan çevre bilinci ortaya çıkmıyor.”
Çevre Bakanlığı Müsteşarı Hasan Zuhuri Sarıkaya da Türkiye’nin 8 bin 400 kilometre sahili bulunduğuna dikkat çekerek, “2003’te Deniz ve Kıyı Yönetimi Başkanlığı’nı kurduk. Aynı tarihte 1500 kilometre sahil şeridi olan Karadeniz’de sadece üç noktada ölçüm istasyonu vardı. Bugün bu sayı 69’a çıktı. O tarihlerde toplam 26 olan istasyon sayısı bugün 198’e ulaştı. Denizlerimizin her noktasında ölçüm ve analizler yapılıyor” dedi.
Üç turistten biri burada
İspanya temsilcisi Silva Mejias ise toplantıda Akdeniz’in kalkınması ve yaşam kalitesinin artmasının turizme bağlı olduğunu dile getirdi:
“2007 rakamlarına göre dünyadaki 275 milyon turistin yüzde 30’u Akdeniz kıyılarını tercih ediyor. Elbette bu durum, beraberinde bazı sorunları da getirmektedir. Dalgaların boyu artmakta, bazı plajlarda deniz seviyesi aşılmakta, sıcak sulardan gelen balık ve canlılar Akdeniz’i istila etmekteler. Turizm 1980’lere kadar düzensiz gelişti. Kaybolan değerleri yeniden ayağa kaldırmak için çok daha pahalı harcamalara gereksinim var. Akdeniz’de kıyısı olan ülkelerin imza koyduğu BKAY işte bu tehditlere karşı oluşturuldu. Herkes aynı kurallara tabi olacak.”
Haberin sayfasına ulaşmak için tıklayın
Kara Rapor 2024’e göre, Türkiye’de nüfusun %92’sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü standartlarının...
Erasmus AI, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlamak amacıyla geliştirilen ve bu alanda ilk...
Antik Antarktika buzunun ayrıntılı kimyasal analizi yapıldı. Buna göre günümüzün atmosferik artış...
Mammoth adı verilen ve kendi kategorisinde en büyük yapı olarak lanse edilen yapı faaliyete geçti.
COP29, iklim krizine karşı verilen sözlerin ötesine geçip, bu taahhütlerin nasıl finanse ve için...
Morgan Stanley'nin raporuna göre, küresel veri merkezlerinin enerji tüketimi hızla artıyor ve bu...
Avrupa'daki UNESCO Mirası alanları, iklim değişikliği nedeniyle yok olma riskiyle karşı karşıya.
TSKB, depremden etkilenen firmaların yeşil yatırımlarını desteklemek...
TSKB, Hollanda merkezli bağımsız veri şirketi Equileap tarafından yer...
Çevre için 5 basit öneri
Çevreci yaklaşımlar sayesinde dünyanın daha iyi bir yer halini alması mümkün.
Daha iyi bir dünya için yapay zekâ
Çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakabilmek için teknolojiden nasıl yararlanırız?
Enerji Verimliliği
Enerji verimliliği projelerini destekleyerek dünyanın geleceğine yatırım yapıyoruz.
Kutup ayılarının nesli tükeniyor mu?
Kuzey Kutbu'nda deniz buzlarının hızla erimesi, kutup ayılarının neslinin 80 yıl içinde tükenmesine yol açabilir.
"cevreciyiz.com Türkiye’nin sürdürülebilir bankası TSKB tarafından desteklenmektedir. "
Copyright © 2013