YUKARI

Haberler

Eklenme Tarihi: 07 Aralık 2023

Küresel soğutma taahhüdü yürürlüğe girdi

  • COP28’de 60'tan fazla ülke, soğutma sektörünün iklim etkisini azaltmaya yönelik taahhütün altına imza attı.

    Gün geçtikçe yükselen sıcaklıklar, soğutma ihtiyacını artırıyor ve bu durum, iklim değişikliğine olan katkıyı artırarak karbon emisyonlarını tetikliyor. COP28 kapsamında Dubai'de sunulan yeni bir rapora göre, soğutma ekipmanlarının enerji tüketimini azaltmaya yönelik alınacak önlemlerle, 2050 yılına kadar sektörel emisyonlarda en az yüzde 60'lık bir azalma sağlanabilir. ‘Global Cooling Watch’ adlı rapor, Birleşmiş Milletler Çevre Programı liderliğindeki Cool Coalition tarafından hazırlandı. Raporda, sürdürülebilir soğutma önlemleri üç ana başlık altında inceleniyor: Pasif soğutma, daha yüksek enerji verimliliği standartları ve iklimi ısıtan soğutucu gazların daha hızlı bir şekilde azaltılması. Bu önlemlerin, sektörel emisyonlarda yüzde 96'lık bir azalmaya yol açacağı öngörülüyor. ‘Global Cooling Watch’ raporu COP28'in ev sahibi Birleşik Arap Emirlikleri ve Cool Coalition tarafından desteklenen ‘Global Cooling Pledge’ (Küresel Soğutma Taahhüdü) inisiyatifi kapsamında 5 Aralık’ta sunuldu. Aynı gün 60'tan fazla ülke, soğutma sektörünün iklim etkisini azaltmaya yönelik taahhütlerle bu girişime imza attı.

    Soğutma sektörünün büyümesi sürdürülebilir değil
    Hepimizin bildiği gibi iklim değişikliği, nüfus artışı, kentleşme gibi faktörler, soğutma talebini artırıyor. Öte yandan Afrika ve Asya'da yaklaşık 1.2 milyar insan soğutma hizmetine erişim imkânına sahip değil. Bu durum, aşırı sıcaklıklardan kaynaklanan riskleri artırıyor, çiftçilerin gelirlerini azaltıyor, gıda kayıplarını ve israfını artırıyor ve evrensel aşı erişimini engelliyor. Yayınlanan rapora göre, soğutma ekipmanları bugün toplam elektrik tüketiminin yüzde 20'sini temsil ediyor ve bu oranın 2050 yılına kadar iki katına çıkması bekleniyor. Bu durumda elektrik tüketiminden kaynaklanan sera gazı emisyonları artacak. Daha önemlisi karbondioksitten çok daha yüksek bir küresel ısınma potansiyeline sahip olan soğutucu gazların sızıntısı da bu kötümser tabloya eklenecek. Mevcut durumu devam ettirme senaryosuna göre, soğutmadan kaynaklanan emisyonların 2050'de küresel emisyonların yüzde 10'unu aşması bekleniyor. Bu hızla büyüyen talep, genellikle verimsiz ekipmanları içeren klima ve buzdolapları gibi, elektrik üretimi ve dağıtım altyapısına büyük yatırımları gerektirecek. Verimsiz ekipmanlar, özellikle Afrika ve Güney Asya gibi hızlı soğutma ihtiyacı öngörülen yerlerde, kullanıcılar için yüksek elektrik faturalarına yol açacak.

    Soğutma sektörü dönüşüyor
    Rapordaki önerilerinin uygulanmasıyla, beklenen 2050 emisyonlarında soğutmadan kaynaklanan emisyonlarda 3.8 milyar ton CO2e'lik bir azalma sağlanabilir. Bu da 2050 yılına kadar ekstra 3.5 milyar insanın buzdolabı, klima veya pasif soğutma sistemlerinden yararlanmasına olanak tanır. Alınacak önlemlerle, 2050 yılında son kullanıcılar için elektrik faturalarında 1 trilyon dolarlık bir tasarruf sağlanabilir ve 2022-2050 yılları arasında toplamda 17 trilyon dolar tasarruf elde edilebilir. Peak güç taleplerinde 1.5 ila 2 terawatt arasında bir düşüş sağlanabilir ki bu, şu anda AB'nin toplam üretim kapasitesinin neredeyse iki katına denk gelir. Ayrıca 4 ila 5 trilyon dolar arasında bir enerji üretimi yatırımının önüne geçilebilir.

    İşte alınacak önlemler
    Raporda, pasif soğutma stratejilerinde, yüksek enerji verimliliği standartlarında ve Kigali Anlaşması kapsamında iklimi ısıtan hidroflorokarbon (HFC) soğutucu gazlarının daha hızlı bir şekilde azaltılmasında alınacak önlemler detaylı bir şekilde ele alınıyor:

    Pasif Soğutma Önlemleri: Yalıtım, doğal gölgelendirme, havalandırma ve yansıtıcı yüzeyler gibi pasif soğutma önlemleri, soğutma yüklerini önemli ölçüde azaltabilir. Bu stratejiler, 2050'de soğutma kapasitesi talebinin yüzde 24 azalmasına neden olabilir, yeni soğutma ekipmanlarına olan ihtiyacı önleyerek olası sermaye maliyet tasarrufu sağlayabilir ve 1.3 milyar ton CO2e'lik emisyon azalımına yol açabilir.

    Daha yüksek verimlilik standartları: Daha yüksek verimlilik standartları ve tüm soğutma ekipmanlarının optimize edilmesi, küresel ortalama soğutma ekipmanı verimliliğini bugünkü seviyelerin üç katına çıkarabilir. Modelleme yapılan enerji tasarruflarının yüzde 30'unu sağlayabilir ve enerji faturalarını düşürebilir, soğuk zincirlerin dayanıklılığını ve finansal sürdürülebilirliğini artırabilir.

    Kigali Anlaşması: Dünya, Kigali Anlaşması aracılığıyla HFC'leri azaltma taahhüdünde bulundu. (Ozon tabakasını koruma ve iklim değişikliğini yavaşlatma amacı taşıyan küresel bir anlaşma.) Daha iyi teknolojilerin hızlı bir şekilde yeni ekipmanlara entegrasyonu, daha iyi soğutucu gaz yönetimi ve güçlü ulusal denetimlerle, 2050'de HFC emisyonlarının yarıya indirilmesi mümkün.

    Finansal Destek: 22 trilyon dolarlık toplam yaşam döngüsü maliyet tasarrufu (17 trilyon dolar elektrik maliyet tasarrufu ve 5 trilyon dolar enerji üretimi yatırım tasarrufu) sürdürülebilir soğutma geçişini ekonomik hale getirecektir. Mevcut iş modelleri, bu tasarrufları kullanarak ön maliyetleri düşürmek ve geçişi herkes için ekonomik hale getirmek üzere ölçeklendirilmeli. Finansal araçlar arasında fatura üzerinden finansman, risk paylaşım tesisleri, kamu ve özel yatırımlar, yeşil ipotekler ve soğuk zincirler için tohum finansmanı gibi araçlar yer alıyor. Birçok gelişmekte olan ülke için özel koşullu finansmanın yanı sıra, sürdürülebilir soğutma kriterlerinin bankaların kredi uygulamalarına entegre edilmesi gerekecektir.

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu