YUKARI

Sürdürülebilir Kalkınma

Yazar: Editör | Eklenme Tarihi: 03 Eylül 2014

Sürdürülebilir turizmle karbon ayak izinizi artırmayan tatiller

  • Yaz bitse de yeni tatiller kapıda. Tatil tercihinizi yaparken sürdürülebilirliği de göz önünde bulundurmak isterseniz, sizin için birkaç notumuz var. 

    Bu yaz belki her zaman gittiğiniz minik pansiyonu ziyaret ettiniz, belki su parkı olan bir tesiste kaldınız belki de hiç görmediğiniz bir ülkeye gidip yepyeni deneyimler yaşadınız.Tercihinizi yaparken sürdürülebilirliği de göz önünde bulundurmak isterseniz, sizin için birkaç notumuz var. Sürdürülebilir turizme uygun bir tatil yaparak ev ve ofisinizde dikkat ettiğiniz enerji tasarrufu, geri dönüşüm gibi konuları tatilinize adapte edebilirsiniz.

    Sürdürülebilir turizmin en önemli kriterlerinden biri, tesiste sürdürülebilir enerji kaynaklarının kullanımı. Örneğin Fransa’nın Korsika adasında sürdürülebilir turizm için 6MW kapasiteye sahip rüzgâr türbin santrali kullanılıyor. Türkiye kıyılarının hem güneş hem de rüzgâr enerjisi kullanımına ne kadar uygun olduğu düşünülünce, tatil yapılacak tesisin hangi enerji kaynağını kullandığını öğrenmek faydalı olabilir. Böylece tatil boyunca karbon ayak izinin artışına sınırlama getirilebilir.

    Otelde kullanılan ekipmanın enerji ve su tasarrufuna göre seçilmesi de enerji tüketimini yakından ilgilendiriyor. Örneğin Dubai’de tüm binaların yeşil bina olma zorundalığı var ki bu durum sürdürülebilir turizm açısından kuşkusuz çok olumlu. Ülkemizde henüz böyle bir zorunluluk yok fakat geçtiğimiz yıl başlayan Turizm Tesislerinde Atıksuyun Geri Kazanımı Projesi kapsamında gri suyun yeniden kullanımıyla ilgili çalışmalar yapılıyor. Projeyle gri sular, yani lavabo ve banyoda kullanılan sular depolarda toplanıp atık su arıtma tesislerinde temizlenecek ve daha sonra klozetlerde sifon suyu olarak yeniden kullanılacak. Turizm sektöründe kişi başı günlük su tüketiminin 1.200 litreye yaklaştığı düşünülürse, su tasarrufunu sağlayacak her türlü uygulamaya önem verilmesi gerekiyor.

    Sürdürülebilirlik sadece gelecekle ilgili değil, geçmişle de bağlantılı bir kavram. Bu nedenle tarihsel, kültürel ve doğal mirasın korunması da sürdürülebilir turizmin kapsamına giriyor. Örneğin SİT alanı konusunda duyarsız davranan bir işletme sürdürülebilir turizm konusunda kırmızı kartı hak ediyor.

    Tabii ki sürdürülebilir turizm sadece tesisin kendisiyle sınırlı değil. Özellikle turizm sektörünün karbon salınımının yüzde 72’sinin havayolu kaynaklı olduğu düşünülünce, uçakla yapılacak yolculukları ayrıca değerlendirmek gerekiyor. Dünyanın uzak bir köşesini görmek kuşkusuz heyecan verici fakat buraya giderken yapılan uzun uçak yolculuğunda ortaya çıkan karbon ayak izini de düşünmek gerekiyor. Karbon sertifikası alarak uçak yolculuklarınızın karbon ayak izini silmek, sürdürülebilir turizme uygun bir ulaşım yapmanızı sağlıyor.

    Ve tabii unutmadan: Türkiye’de Kültür ve Turizm Bakanlığı "Çevreye Duyarlı Konaklama Tesisleri" projesiyle belirlenen kriterleri karşılayan tesislere Yeşil Yıldız veriyor. Bu tesislerde enerji ve su tasarrufu yapılırken geri dönüşümlü malzemelerin kullanılması özendiriliyor. Son rakamlara göre Türkiye’de 80 yeşil yıldızlı tesis var ve bunların neredeyse yarısı Antalya’da.

    Sürdürülebilir turizme uygun bir tatil geçirmenizi dileriz.

    Bu yazı Dünya gazetesinin TSKB katkısıyla hazırlanan Sürdürülebilir Vizyon köşesinde yayımlanmıştır. 

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu