YUKARI

Sürdürülebilir Kalkınma

Eklenme Tarihi: 27 Nisan 2016

Verimlilik Haftası Özel: Kaynak Verimliliği

  • Verimlilik Haftası içeriklerimizde bugün kaynak verimliliği uygulamalarını inceliyoruz.

    Dünya nüfusu ve yaşam standartlarının artmasıyla tüketim de kaçınılmaz şekilde yükseliyor. 20. yüzyılda dünyada ekonomik büyüklük 23 kat, nüfus ise 4 kat arttı. Bu gelişmeler, fosil yakıt tüketiminde 12, su tüketiminde 9 ve maden tüketiminde 8 kat artışa neden oldu. İhtiyaçlar neredeyse sonsuz şekilde artarken kaynaklar sınırlı kalmaya devam ediyor. Biz daha çok fosil yakıt veya su tüketmeye ihtiyaç duyarken yeryüzünün derinliklerindeki cevherler veya su kaynakları bizim ihtiyacımıza cevap verecek şekilde kendi kendine artmıyor. Dahası, doğal kaynaklara ulaşmak giderek daha zor ve maliyetli hale geliyor. İşte tüm bu nedenlerden dolayı “kaynak verimliliği” kavramı sürdürülebilir kalkınma açısından büyük önem taşıyan bir konu olarak öne çıkıyor.

    Kaynak verimliliği; ham madde, enerji ve su gibi sınırlı ve tükenebilir kaynakların daha verimli kullanılması yoluyla daha fazla değer yaratılması olarak tanımlanıyor. Kaynakların daha verimli kullanılmasıyla şirketler maliyetlerini düşürürken, israfın önlenmesi ve çevreye zarar veren sera gazı emisyonlarının azaltılması gibi katkılar da sağlanıyor. Sanayide yaratılan kaynak verimliliği, çevreye olumlu etkiler sağlarken, rekabet gücünü de artırıyor.

    Kaynak verimliliği ilk etapta doğal kaynaklarla ilgili gibi görünüyor fakat bu kavramı daha geniş kapsamlı düşünmek gerekiyor. Geleneksel anlamda üretim yapan bir fabrikadaki su tüketimini azaltmak kaynak verimliği açısından tabii ki doğru bir adım. Bununla beraber, bir teknoloji firmasının üretim tesislerinde su kaçaklarını ölçmek için tasarlayacağı bir yazılım, çok daha başarılı kaynak verimliliği projelerinin kapısını aralayabiliyor. Keza elektrikle çalışan otomobiller, fosil yakıtlara bağımlılığın azalması açısından bir dönüm noktasını ifade ediyor. Bununla beraber araç paylaşım platformları daha çok kişinin daha az kaynak tüketmesi konusunda önemli bir alışkanlık değişimi anlamına geliyor. 


    Bu anlamda dünyaya baktığımızda, farklı sektörlerde öne çıkan pek çok yeni kaynak verimliliği uygulamasına rastlamak mümkün:

    ● Hızlı tüketim sektörü yeşil ürünler geliştiriyor ve hem tasarruf hem de çevre koruma anlamında ambalajlama konusuna özel önem gösteriyor. Tedarik zinciri de kaynak verimliliği açısından kilit konumda yer alıyor.
    ● Perakendeciler mağazalarını daha enerji dostu şekilde yeniden tasarlıyor. Bir AVM’nin doğru yalıtım, aydınlatma ve tesisat çözümleriyle yapacağı enerji ve su tasarrufu neredeyse bir üretim tesisinin yapacağı tasarrufla yarışıyor.
    ● Bankalar sürdürülebilir işletmelere ve yeşil teknolojilere yatırım yapıyor. İster dev projelerin finansmanı, ister mikro kredi seçenekleri olsun; kaynak verimliliğini ön planda tutan işletmelerin desteklenmesi ekonomiyi de dönüştürüyor.
    ● Belediyeler, altyapı, ulaşım, çöp, enerji ve su gibi hizmet başlıklarında kaynak verimliliğini ön planda tutacak şekilde uzun vadeli yatırımlar yapıyor. Böylece geleceğin sürdürülebilir kentlerinin temeli atılmış oluyor.

    Kaynak verimliliği uygulamalarıyla ilgili kapsamlı bilgi için kaynakverimliligi.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu