YUKARI

Sürdürülebilir Yaşam

Eklenme Tarihi: 01 Eylül 2025

Evdeki havanın sessiz kirleticileri

  • Evdeki hava, düşündüğünüzden kirli olabilir. Saç ürünlerinden temizlik kimyasallarına kadar görünmeyen kirleticileri ve etkilerini keşfedin.

    Her sabah güne hazırlanırken saçımıza fön çekiyor, biraz parlatıcı sürüyor ya da düzleştiriciyle şekil veriyoruz. Günlük bakım rutinlerimizin doğal bir parçası haline gelen bu küçük adımlar, bize kendimizi daha iyi hissettirse de aslında görünmeyen bir tehlikeyi beraberinde getiriyor. Son araştırmalar, kozmetik ürünler ve ısıya dayalı cihazların evimizin havasını düşündüğümüzden çok daha fazla kirlettiğini ortaya koyuyor. Saç spreyinden kokulu mumlara, temizlik ürünlerinden sentetik kumaşlara kadar pek çok sıradan eşya, havaya gözle göremediğimiz kimyasallar ve nanoparçacıklar yayıyor. Üstelik bu kirleticilerin yoğunluğu, zaman zaman yoğun bir trafik yolunun ortasında soluduğumuz havayla eş değer olabiliyor. Yani aslında en güvende hissettiğimiz yer olan evimiz, sağlığımızı sessizce tehdit eden bir ortam haline gelebiliyor. Peki bu görünmez düşmanlar neler? Nerelerden kaynaklanıyor ve en önemlisi kendimizi korumak için neler yapabiliriz?

    Sıradan bir saç bakımı bile kirli hava soluma sebebi
    Purdue Üniversitesi’nden Prof. Nusrat Jung ve ekibinin yaptığı araştırma, saç şekillendirme sırasında ortaya çıkan görünmez riskleri net bir şekilde ortaya koydu. Çalışmada gönüllüler, fön makinesi, düzleştirici ve saç bakım ürünlerini kullanarak günlük rutinlerini gerçekleştirdi. Bu sırada ortamın havası, özel cihazlarla anlık olarak ölçüldü. Sonuçlar oldukça çarpıcıydı:

    • Isı 150 °C’yi aştığında, saç ürünlerinde bulunan uçucu kimyasallar buharlaşarak ultrafin nanoparçacıklara dönüştü.
    • Yoğunluk, santimetreküp başına 10 milyar parçacığa kadar çıktı. Bu değer, yoğun bir trafik yolunun ortasında solunan hava ile eş değerdi.
    • Özellikle D5 siloksan adlı maddenin buharlaştığında havaya karışarak zararlı partiküller oluşturduğu tespit edildi.

    Avrupa Kimyasallar Ajansı, D5 siloksanı ‘Çok kalıcı ve biyobirikimli’ bir madde olarak sınıflandırıyor. Hayvan deneylerinde bu maddenin solunmasının akciğer, karaciğer ve sinir sistemi üzerinde olumsuz etkiler yarattığı gösterildi. Dahası, bu parçacıklar özellikle havalandırması yetersiz banyolar gibi alanlarda yoğun şekilde birikiyor ve doğrudan solunuyor. Bu bulgular bize şunu söylüyor: Evde günlük olarak yaptığımız sıradan bir saç bakımı bile, düşündüğümüzden çok daha kirli bir hava solumamıza neden olabiliyor.

    İşte evdeki hava kirleticileri ve kaynakları

    Evimizin havası, düşündüğümüzden çok daha fazla görünmez kirleticiyle dolu olabilir. İşte iç mekanlarda en sık karşılaşılan başlıca kaynaklar:

    • Isı kaynaklı nanoparçacıklar (Saç ürünleri ve aletleri)
    Fön makinesi, düzleştirici ve saç spreyi gibi ürünler yüksek ısıyla birleştiğinde zararlı kimyasallar havaya karışır. Bu parçacıklar akciğerin en derin bölgelerine ulaşabilir ve yoğun trafikteki hava kadar kirli bir ortam yaratabilir.
    • Mikroplastikler
    Sentetik kıyafetler, halılar, ambalajlar ve ev eşyalarından kopan minik plastik parçacıklar havada asılı kalır. Her gün binlerce mikroplastiği fark etmeden soluyor olabiliriz.
    • Uçucu organik bileşikler (VOC’ler)
    Temizlik malzemeleri, oda spreyleri, mobilyalar, yapıştırıcılar ve boyalar VOC yayar. İç mekanlarda bu kimyasalların yoğunluğu dış ortama göre çok daha yüksek olabilir.
    • Kokulu mumlar ve aroma vericiler
    Özellikle kokulu ürünler, yanarken havaya zararlı partiküller salar. Yapılan son çalışmalar, bu ürünlerin bazı durumlarda soba dumanı kadar zararlı olabileceğini gösteriyor.
    • Biyolojik kirleticiler
    Ev tozu akarları, evcil hayvan tüyleri, polen ve küfler havada asılı kalarak alerjik reaksiyonlara ve solunum problemlerine yol açabilir.
    • Asbest lifleri
    Özellikle eski yapılarda kullanılan asbest içeren malzemeler zamanla parçalanarak sağlığa zararlı lifler yayabilir. Bu lifler solunduğunda ciddi hastalıkların önünü açabilir.
    • Yakıt ve pişirme kaynaklı kirleticiler
    Doğal gaz sızıntıları, yağlı yemek pişirme sırasında ortaya çıkan gazlar ve dumanlar, ev içi hava kalitesini bozabilir. Bazıları kanserojen özellik taşıyabilir.
    • Nanomalzemeler
    Bazı kozmetik ürünler, boyalar ve yüzey kaplamaları nanoteknolojik içerikler barındırır. Bu maddeler havaya karışarak solunabilir ve uzun vadede sağlık riski oluşturabilir.

    Kendimizi nasıl koruyabiliriz?
    Ev içindeki görünmez kirleticilerden tamamen kaçmak mümkün olmasa da, doğru önlemlerle maruziyeti ciddi ölçüde azaltabiliriz. İşte günlük yaşamda uygulanabilecek basit ama etkili adımlar:

    1. Havalandırmayı ihmal etmeyin
    Saç düzleştirici, fön makinesi veya saç spreyi gibi ürünleri kullanırken mutlaka pencereyi aralayın ya da banyo fanını çalıştırın.
    Yemek pişirirken aspiratör kullanın ve mümkünse mutfak camını açın.
    2. Düşük kimyasal içerikli ürünler tercih edin
    ‘Düşük VOC’ veya ‘Kokusuz’ ibaresi taşıyan temizlik ve bakım ürünlerini seçin.
    Saç ürünlerinde silikon/siloksan içermeyen alternatiflere yönelin.
    3. Kokulu mum ve aroma vericileri sınırlayın
    Kokulu mumlar ve benzeri ürünler yanarken havaya zararlı partiküller yayar. Bu nedenle sık değil yalnızca kısa süreli ve iyi havalandırılan ortamlarda kullanılmalıdır.
    4. Mikroplastiklere dikkat edin
    Sentetik kıyafetleri daha az tercih edin veya yıkama sırasında mikroplastik filtreleri kullanın.
    Tek kullanımlık plastiklerden mümkün olduğunca uzak durun.
    5. Hava temizleyiciler kullanın
    HEPA filtreli hava temizleyiciler, nanoparçacıklar ve biyolojik kirleticilerin büyük kısmını filtreleyebilir.
    6. Biyolojik kirleticileri azaltın
    Düzenli temizlik yaparak ev tozu akarlarını, küfleri ve polen birikimini azaltın.
    Evcil hayvan tüylerini sık sık temizleyin.
    7. Eski yapılarda dikkatli olun
    Asbest riski taşıyan eski yapılarda tadilat yapılacaksa uzman desteği alın. Asbest lifleri yalnızca profesyonel yöntemlerle güvenli şekilde temizlenebilir.

    Evimizi tamamen steril bir ortama dönüştürmek mümkün değil. Ancak küçük alışkanlık değişiklikleriyle iç mekân havasını çok daha sağlıklı hale getirebiliriz. Bilimsel bulguların gösterdiği gibi, görünmez kirleticiler sağlığımızı ciddi şekilde etkileyebilir. Fakat bilinçlenmek ve doğru önlemleri almak, bu riskleri büyük ölçüde azaltır.

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu